top of page

Gebelikte Aşı


Gebelikte neden aşı yapılır?

Gebenin geçireceği enfeksiyonlar bebeği etkileyebildiği gibi yapılan aşıların anne adayında oluşturduğu koruyucu etkiler, yani antikorlar da bebeğe geçebilmektedir. Yeni doğanlarda ilk aylarda bazı özel mikroplarenfeksiyon oluşturursa çok ölümcül seyredebilmektedir. Örneğin tetanos mikrobu % 70’lere varan oranlarda ölümcül seyreden yeni doğan enfeksiyonuna yol açabilir.


Gebelikte geçirilen bazı enfeksiyonlar daha ağır seyreder ve anne adayının hayati tehlike altına girmesine yol açar. Örneğin gebelikte geçirilen Hepatit enfeksiyonları daha ağır seyreder.


Tüm bu nedenlerle bebeğin doğduktan sonraki ilk  aylarda korunmasını sağlayan antikorları ona yüklemek ve de anne adayının korunması amacıyla gebelikte aşılama çok önemlidir.


Aşılar üretildikleri kaynağa göre sınıflandırılırlar. Ölü virüs veya bakterilerden üretilmiş aşılar gebelikte uygulanabilir. Toksoid aşı denen ve mikropların ürettiği zararlı maddelerin etkileri değiştirilerek elde edilen aşı türleri de gebelikte güvenlidir. Ancak canlı virüs veya bakterilerden yapılan aşılar gebelikte uygulanmaz. Çünkü bu aşıların kendisi de uygulandıklarında gebede  ya da bebekte ciddi enfeksiyona sebep olabilir. Örneğin kızamıkçık ve suçiçeği aşıları bu gruptandır ve gebelikte yapılmazlar.


Gebelikte Hepatit B aşısı yapılır mı?

Hepatit B enfeksiyonu hepatit B virüsünün karaciğer hücrelerine yerleşip harabiyet yapmasıyla oluşur. Genellikle kan yoluyla, vücut sıvılarıyla ya da seksle bulaşır. % 90 kendi kendine iyileşir ancak % 10’luk hasta grubunda kronikleşir ve bu hastalar taşıyıcı olarak kalırlar. Bunların bir kısmında ilerleyen yıllarda karaciğer kanseri gelişebilir.


Böylesine önemli ve ciddi hasarlara yol açabilen bu hastalıktan basit bir aşılama takvimiyle korunmak mümkündür. Ülkemizde artık tüm yeni doğanlar bu hastalıktan korunabilmeleri için ilk ay rutin olarak aşılanmaktadır. Ancak anne adayı hepatit B taşıyıcısıysa bebek doğumdan sonra ilk 12 saat içinde hem aşılanır hem de içinde bu virüse karşı antikorların bulunduğu bir serum ile takviye edilir. Böylelikle anne sütünden geçebilecek enfeksiyon önlenmiş olur.


Eğer baba adayı taşıyıcıysa ve gebe kadın bağışık değilse gebelikte mutlaka Hepatit B aşısı yapılmalıdır. Genellikle ikinci üç aylık periyot sonrasında bu aşı uygulanabilir.


Herhangi bir risk altında olmasa da anne adayı arzu ediyorsa ya da hekimi uygun görüyorsa gebelikte Hepatit B aşısı rahatlıkla yapılabilmektedir.


Tetanoz aşısı yaptırmalı mıyım?

Tetanos mikrobu yeni doğanlarda enfeksiyon oluşturduğunda çok ölümcül olduğundan ve gebenin de korunması için yapılması faydalı kabul edilmektedir. Ülkemizde aile hekimliği merkezlerinde güvenle uygulanmaktadır. Genellikle 20. gebelik haftasında ve takip eden ayda olmak üzere iki doz şeklinde uygulanır. Eğer gebe son 5 yıl içinde aşılanmışsa tek doz yeterli olacaktır. Bebek üzerinde aşının herhangi olumsuz bir etkisi tespit edilmemiştir.


Gebelikte grip aşısı yapılır mı?

İnfluenza isimli virüsün yol açtığı bu üst solunum yolu enfeksiyonu gebelikte daha ağır seyreder. Her yıl sonbahar aylarında bir önceki yıl çok görülen virüs suşlarından elde edilen aşı gebelikte uygulanabilecek türdedir. Gebeliğin ikinci ve üçüncü ayını bu enfeksiyonun yaygın olduğu kış mevsiminde geçirecek olan gebelere uygulanabilir.


Gebelikte kan uyuşmazlığı nedir?

İnsanlarda kanda oksijen taşıyan hücrelere eritrosit denir. Bunlar kırmızı kan hücreleri olarak da adlandırılırlar. Bu hücreler yüzeylerinde birçok protein bulundururlar. Bu proteinler antijen özelliğindedir ve türlerine göre o kişinin kan grubunu belirler. A ve B türünde antijenler  ana kan grubu belirleyicisidir. Bu antijenlerden biri bulunursa A ya da B grubu, ikisi bulunursa AB grubu, hiçbiri bulunmazsa 0(sıfır) grubu olduğu kabul edilir.


Kan grubunu belirleyen diğer bir antijen türü de Rhesus(Rh) antijenidir. Bu antijenin eritrosit hücreleri üzerindeki varlığı Rh+ kan grubu, yokluğu ise Rh- kan grubu olarak isimlendirilir. Rh- kan grubuna sahip bir kişi Rh+ kan hücreleriyle karşılaşırsa vücüdu Rh antijenine karşı antikor yani saldırı silahı geliştirir. Bu antikorlar Rh+ hücrelere saldırarak onları yok etmeye çalışır.


Rh- kan gubuna sahip bir gebenin eşi Rh+ ise kan uyuşmazlığından bahsedilir. Tam tersi durumda herhangi bir problem oluşmaz çünkü anne adayı Rh+ olduğunda antikor geliştiremez. Kan uyuşmazlığı tespit edilen bir gebe daha önceki gebeliğinde ya da daha eskiden yapılan bir kan transfüzyonu nedeniyle Rh+ kan hücreleriyle karşılaşmışsa bu tür antikorlara sahip olacaktır. Bu antikorlar plasentadan geçerek fetüse ulaşabilir. Eğer bebek babasının kan grubunu almış ve Rh+ ise bu antikorlar onun kan hücrelerine saldırarak yıkılmalarına sebep olur. Dolayısıyla anne karnındaki bebekte ciddi bir etkilenme, anemi, yani kansızlık gelişecektir. Bazı durumlarda bebeğin anne karnında ölümü gerçekleşebilir. Bu nedenle gebelikte kan grubu tayini ve varsa kan uyuşmazlığı mutlaka tespiti gereken bir durumdur.


Kan uyuşmazlığı olan bir çift bebek beklediği dönemde anne adayına İndirekt Coombs(İDC) denen bir test yapılarak Rh antijenine karşı antikoru olup olmadığı tespit edilir. Bu test bize daha önce bir karşılaşma olup olamadığı hakkında bilgi sağlar. Bebeğin anne karnındayken kan grubu bilinmediği için Rh+ olarak kabul edilir. Eğer İDC testi negatifse yani antikor yoksa gebeliğin 28.haftasında Anti D immunglobulin denen iğne yapılır. Amaç bebek eğer Rh+ ise anneye geçebilecek kan hücrelerinin bir nevi üzerini kaplayarak fark edilmelerini önlemektir. Bazı doktorlar bu iğneyi yapmak yerine gebelikte İDC testini tekrarlayıp, bebeğin doppler ultrasonografi ile takibini yapmayı tercih ederler.


Bebek doğduktan sonra hemen kan grubu tayini yapılır. Eğer Rh+ ise Anti D immunglobulini iğnesi anneye en kısa süre içinde yapılır. Böylelikle doğum esnasında anneye geçmesi muhtemel bebek kan hücrelerinin annede antikor oluşturması engellenmiş olur. Amaç bir sonraki gebeliği tehlikeden korumaktır. Bu iğne doğumdan sonra ilk 72 saat içinde uygulanmalıdır ki koruyucu etkisi gerçekleşsin. Aksi takdirde annenin vücudu Rh+ hücrelere karşı antikor geliştirecek süreye sahiptir.


Gebelik sırasında oluşan küçük ve az miktardaki kanamalarda dahi Anti D iğnesi gebeye yapılır. Ayrıca gebelik erken dönemde düşükle sonuçlanırsa bebeğin kan grubu tespit edilemeyeceği için güvenlik açısından Anti D iğnesi uygulanır.

Comments


bottom of page